Geldiğimiz noktada çözümün parçası olması gerekenler sorunu yaratanlarken suçlananın sokakta yaşayan hayvanlar olması kabul edilemez.
Geldiğimiz noktada çözümün parçası olması gerekenler sorunu yaratanlarken suçlananın sokakta yaşayan hayvanlar olması kabul edilemez.
Yıllardır, sokakta yaşayan hayvanların bakımlarından sorumlu olan belediyelerin çoğunun sorumluluklarını yerine getirmek gerine bakımevlerinde hayvanları işkence ile öldürdüklerini, kısır olmayan hayvanları dağ başlarına, kendi bölgelerin dışına atarak çözüm için hiçbir şey yapmamakla birlikte sorunun derinleşmesine neden olduklarını hatırlatıyoruz. Hayvan üretimi ve satışı yasak değilken, olsa bile düzgün bir denetim mekanizmasına sahip değilken, hayvana yönelik işlenen suçlar cezasız kalırken, sorumluluğunu aldığın hayvanı terk etmenin cezası neredeyse yokken, kısırlaştırma yapılmıyorken sokakta yaşayan hayvan sayısısının azalamayacağını haykırıyoruz.
Geldiğimiz noktada çözümün parçası olması gerekenler sorunu yaratanlarken suçlananın sokakta yaşayan hayvanlar olması kabul edilemez. Yüzyıllardır sokaklarımızda, evlerimizde, bahçelerimizde, işyerlerimizde bizlerle yaşayan bu hayvanlar tekrar yok edilmek isteniyor. Ancak her zaman olduğu gibi yaşamdan yana olan, bu adaletsizliğe ses çıkartan, kentlerde ya da bu dünyada işkenceden uzak özgür yaşama hakkının sadece insana ait olmadığını bilenler var. Her ne kadar kendimizi çoğu zaman yalnız hissetsek de böyle düşünenler olarak az değiliz. Aç bir hayvan gördüğünde yemek verenler, soğuk günlerde onları sıcak tutmaya çalışanlar, sokakta yürürken gördüğü bir hayvana selam verenler, kuytu köşede kıvrılıp uyuyan bir hayvan görünce tekme atmak yerine mutlu olanlar olarak az değiliz, hiçbir zaman değildik.